“Limak Çimento Grubu, yedisi entegre çimento fabrikası ve üçü öğütme paketleme olmak üzere toplam 10 ayrı lokasyonda çimento üretim faaliyetlerini sürdürmektedir.”
Limak Grubu’nun tarihçesiyle ilgili bilgi verebilir misiniz?
Limak Şirketler Grubu, 1976 yılında Limak İnşaat’la faaliyetlerine başladı. İlk yıllarda tesisat projeleri, fabrika montajları ve çelik yapı alanlarına yoğunlaşan Limak İnşaat daha sonraki yıllarda, barajlardan sulama tesislerine, boru hatlarından arıtma tesislerine, otoyollardan havaalanlarından, limanlara, bina komplekslerinden endüstriyel tesislere kadar çok sayıda projeye imza attı.
Limak Şirketler Grubu; 1995’te turizm, 1997’de enerji, 2000’de çimento sektörlerine girdi. 2008 yılında havalimanı işletme sektörüne adım attı. Aynı yıl Limkon Konsantre Meyve Suyu Tesisleri’ni açarak gıda sektöründe yeni bir başlangıç yaptı. Bulunduğu sektörlerde sürdürülebilir büyüme stratejisiyle ön sıralarda yer almayı hedefledi.
Enerji üretiminin yanına 2010 yılında enerji dağıtımı ve enerji ticareti alanlarını ekledi. 2011 yılında devir aldığı İskenderun Limanı’yla liman işletmeciliği sektörüne girdi.
Limak Çimento Grubu’nun tarihçesine kısaca göz atacak olursak; sektöre 2000 yılında Siirt Kurtalan Çimento fabrikası ile girdik. Müteakiben 2006 yılında Ergani ve Gaziantep çimento fabrikalarını TMSF’den, 2007 yılında ise Ş.Urfa Çimento fabrikasını Türkerler Grubu’ndan satın alarak bünyemize kattık. Daha sonra 2008 yılında Bitlis ve 2009 yılında Mardin-Derik Öğütme-Paketleme tesislerini kendi ekibimizle tamamen yeni yatırım olarak gerçekleştirip, faaliyete geçirdik.
Bu süreçte büyüme hedeflerimize uygun yatırım potansiyellerini sürekli takip ettik ve hala da araştırıyoruz. Nitekim 2011 yılında Set-Italcementi’den Ankara, Balıkesir, Trakya ve Ambarlı’da bulunan dört çimento fabrikası ile 12 hazır beton tesisini satın aldık, böylece neredeyse tesis sayımız bir anda ikiye katlandı. En son Manisa / Turgutlu’da
bulunan Ege Çimento Öğütme-Paketleme Tesisini satın almak suretiyle faaliyet alanımızı daha da genişlettik.
Günümüz Çimento Endüstrisini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türk çimento sektörü 70 milyon ton klinker, 100 milyon tonu aşkın çimento öğütme kapasitesiyle Avrupa’da 1., dünyada ise 5. sırada yer almaktadır. Sektör, Türkiye’de her yıl artan ihracat hacmi ile GSMH’ya ve istihdama katma değer sağlayarak ekonomik yapı içindeki önemini korumaktadır. Çimento üretiminde hammadde, yardımcı maddeler, enerji ve yakıt en önemli maliyet kalemlerini oluşturmaktadır. Nakliye ise çimento sektörünün pazardaki varlığını ve rekabetçiliğini belirleyen diğer önemli bir etkendir.
İthalattaki payı düşük olan çimentonun, ihracattaki payı her geçen gün artmaktadır. Türk çimento sektöründe kalite ve çevre bilinci ile iş sağlığı ve güvenliği bilinci-duyarlılığı yüksek, sektör içi iletişim hızlı ve mesleki dayanışma yaygındır.
Küresel ve bölgesel olarak çimento pazarı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Geçtiğimiz yıl, dünyada çimento üretimi hızlanarak artarken, en çok çimento üretimi yapan ülkeler sırasıyla; Çin, Hindistan ve ABD olmuştur. Türkiye ise 2013 verilerine göre, üretim bakımından 71,3 milyon ton ile dünyada beşinci, Avrupa’da ise birinci sırada yer almaktadır.
Türkiye’de inşaat sektörünün hızla büyümesinin yanında, modern projelerin artması, altyapı ihtiyacı ve inşaat standartlarının her geçen gün daha da iyileşmesi ile birlikte talep eğilimi de değişmiş ve kişi başına düşen çimento tüketimi de bu paralelde artmıştır.
Kişi başına düşen yıllık çimento tüketiminde dünya ortalaması 550 kg civarındayken Türkiye’de bu miktar 800 kg’ın üzerindedir. Yeni yatırımlar ve modernizasyon çalışmaları ile her yıl artan üretim kapasitesinin doğal bir sonucu olarak satış miktarları da artmaktadır. 2014 yılında ihracatta yaşanan daralma iç pazardaki büyüme ile kompanse edilmiştir.
Limak Çimento Grubu olarak Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki çimento fabrikalarımız, Irak ve Suriye sınır kapılarına yakın bir konumdadır. Yıllardır bu pazarlardaki marka bilinirliğimizin yüksek olması, söz konusu ülkelere olan ihracat potansiyeli açısından avantajlı bir konumda iken, yaşanmakta olan siyasi belirsizlikler ve iç savaş dolayısıyla halihazırda bu ülkelere olan ihracatımız durma noktasına gelmiştir. Öte yandan Pınarhisar / Kırklareli’nde bulunan Trakya Çimento Fabrikamız, Türkiye’nin Avrupa’ya açılan en büyük sınır kapısı Kapıkule’ye yakınlığı ile lojistik avantajını kullanarak Bulgaristan başta olmak üzere Makedonya ve Sırbistan gibi ülkelere çimento ihracatı gerçekleştirmektedir.
Sizce dünyadaki hangi bölgelerde çimento arzı yükselerek artacaktır?
Çimento talebi, malzemenin doğası itibariyle inşaat sektörünün hareketli olduğu bölgelerde yoğunlaşmaktadır. Özellikle gelişmekte olan, altyapı yatırımlarına ağırlık vermiş olan ülkelerde diğer yerlere oranla daha hızlı artan bir çimento talebi söz konusudur.
Özellikle Afrika kıtası arzın kısıtlı olmasının yanında her geçen gün artan çimento talebiyle yatırımlar için cazip bir ortam
sunmaktadır. Henüz oldukça düşük olan kişi başı tüketim oranına karşın, yükselen ekonomik büyüme hızı ve nüfus artış oranı, kentleşme ve altyapının henüz başlangıç düzeyinde olduğu Afrika kıtasını, Global çimento sektörünün uzun süre en büyük cazibe merkezi olarak tutacağı aşikârdır. Bu sebeple Afrika kıtasına odaklanmamız gelecek dönemlerde de devam edecektir. Bununla birlikte Güney Amerika’nın yükselen trendi ve dünyanın birçok noktasında fırsatlar doğurabilecek Lafarge-Holcim birleşmesi sonrası devam eden satışlar tarafımızca da dikkatle takip edilmektedir.
Üretim tesisleriniz ve kapasiteler hakkında kısaca bir bilgi alabilir miyiz?
Limak Çimento Grubu, yedisi entegre çimento fabrikası ve üçü öğütme paketleme olmak üzere toplam 10 ayrı lokasyonda çimento üretim faaliyetlerini sürdürmektedir. Entegre çimento fabrikalarımız Siirt, Ergani, Gaziantep, Şanlıurfa, Ankara, Balıkesir ve Kırklareli’de; öğütme paketleme tesislerimiz ise Bitlis, Mardin ve Manisa’da bulunmaktadır. Bununla birlikte 2014 yılından beri büyük bir çoğunluğu franchising modeli ile faaliyet gösteren fakat stratejik lokasyonlarda ise bizzat kendi bünyemizde işletilen hazır beton tesislerimizde 2014 yılında yaklaşık 2 milyon m³ hazır beton üretimi gerçekleştirilmiştir.
Limak Çimento Grubu olarak kurulu klinker üretim kapasitesi göz önüne alındığında, Ekim 2014 ayından beri yurt içinde 2. sıraya yükselmiş bulunuyoruz. Grubumuz, Türkiye’nin en büyük ikinci çimento üreticisi konumundadır. Yıllık 8 milyon
ton klinker ve 13 milyon ton çimento üretim kapasitesine sahiptir. Yapmış olduğumuz yatırımlarla İstanbul Sanayi Odası’nın (İSO) Türkiye’nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu araştırması sonuçlarına göre 2013 yılında Limak Çimento (Doğu
Grubu) olarak bir önceki yıla göre 9 basamak yükselerek 146. sırada; Limak Batı Çimento Grubu olarak ise 10 basamak yükselerek 189. sırada yer aldık.
Satış, pazarlama ve hizmet politikalarınızdan biraz bahsedebilir misiniz?
Tüm grup fabrikalarımızda müşteri ihtiyaç ve beklentilerine uygun ürün çeşitliliği ve güvenilirliği ile hizmet vermekteyiz. Sektörde 15 yıllık süre içerisinde bizi bu günlere taşıyan ve fark yaratmamızı sağlayan en önemli özelliğimiz; gerek iç piyasa, gerekse ihracat pazarlarındaki her türlü gelişmeyi yakından takip ederek, oluşan yeni durumlarla ilgili doğru
analizi yaparak, hızlı hareket etmektir. Müşteri odaklılık ve kalite anlayışımızın bir gereği olarak ürettiğimiz ürünün sonuna kadar arkasında duran güçlü bir grubuz. Grubumuz için kalite bir seçenek değil bir zorunluluk olarak misyon
edinilmiştir.
Güvenli yaşam alanları için en önemli etken olan beton kalitesi ve betonda önemli yapı malzemesi olan çimento kalitesi,
Grubumuzda Ar&Ge Laboratuvarları ile yönetilmektedir. Fabrikalarımız AB standartlarına uygun emisyon değerleri ile çalışılmakta olup, Kalite ve Çevre ile ilgili tüm belge ve izinlere sahiptir. Dolayısıyla fabrikalarımızda sektörün ulusal ve uluslararası standartlarına uygun hareket edilmekte, Kalite, Çevre ve İş Sağlığı, İş Güvenliği alanındaki faaliyetlerimiz kurumsal sosyal sorumluluk bilinciyle sürdürülmektedir.
Önümüzdeki 5 yıl içerisinde Türkiye’deki ve dünyadaki hareket planlarınız nelerdir?
Limak Çimento olarak stratejik planlarımız ve risk değerlendirmelerimiz çerçevesinde büyümeye, kapasite artırımlarına ve yeni yatırımlara hiç durmadan devam etmek hedefindeyiz. Bu hedef doğrultusunda yurt içi ve yurt dışında fabrika satın alma fırsatlarını ve sektördeki yeni yatırım alanlarını araştırıyor, takip ediyor ve değerlendiriyoruz.
Bu kapsamda Ankara Temelli’de 1,8 milyon ton çimento kapasiteli Yeni Limak Anka Entegre Çimento Fabrikası için EPC kontratı imzalanmış olup, proje çalışmaları devam etmektedir. Global pazarlara adım atmak için Afrika’da Fildişi ve Mozambik’te iki yeni öğütme ve paketleme tesisi kurmayı hedefleyen grubumuz, bu amaçla ortaklık anlaşmalarını gerçekleştirmiş olup; her iki ülkede de şirket kurulumları tamamlanmıştır.
Grubumuz ürün çeşitliliğini arttırma çalışmaları kapsamında alternatif yapı malzemeleri üretimi için de yatırımlara başlanmış olup, Kilis’te yapmakta olduğumuz BİMS üretim tesisi Haziran 2015 ayında devreye alınacaktır. Kilis’te BİMS tesisinin tamamlanmasından sonra yeni bir çimento fabrikası kurulumu için fizibilite çalışmaları tamamlanmış olup, Ocak 2016 tarihinde inşasına başlamayı ve Mayıs 2017 tarihinde ise faaliyete geçirmeyi planlıyoruz.
Bununla birlikte Ege bölgesinde de yeni bir çimento fabrikası kurmak suretiyle bu bölgedeki faaliyetlerimizi genişletmeyi hedefliyoruz. Bu amaçla yürüttüğümüz fizibilite çalışmaları geniş kapsamlı bir şekilde devam etmekte olup,
kurulması planlanan yeni fabrikayla Grubumuzun ihracat potansiyelini artırmayı planlıyoruz. Öte yandan Balıkesir Çimento Fabrika’mızda başlatılmış olan kapasite artışı yatırımına ilave olarak yeni bir üretim hattı daha kurmayı planlıyoruz. Bununla ilgili Ced süreci tamamlanarak belgesi alınmıştır. Önümüzdeki dönemde buna ilişkin somut adımlar atacağız. Üretim kapasitesindeki artışla birlikte Balıkesir’de yeni bir BİMS Üretim tesisi kurmak da hedeflerimiz arasındadır.
Trakya Çimento fabrikamızda bu güne kadar tamamlanmış olan yatırımlarla klinker üretim kapasitesi yaklaşık 2 milyon tona çıkarılmış olup, bununla birlikte sürdürülen enerji verimliliği faaliyetlerimiz kapsamında yeni bir farin değirmeni
ve çimento değirmeni modifikasyonu yatırımlarına başlanılmıştır. Çok bilinmemesine rağmen biz Limak Grubunun sosyal projelere karşılıksız kalmadığını biliyoruz.
Limak Grubu olarak hangi sosyal sorumluluk projelerine önem veriyorsunuz? (Okul, Hastane vb.)
Gerek çimento gerekse diğer Limak Grup Şirketlerinin sosyal sorumluluk projeleri ağırlıkla Limak Holding çatısı altında organize ve takip edilmektedir. Bu kapsamdaki faaliyetlere verdiğimiz destekleri eğitim, çevre, mikro krediler ile kültür sanat başlıkları altında toplayabiliriz.
Eğitim alanında muhtelif yer ve zamanlarda yapılan ve milli eğitime devredilen okul, dershane ve sosyal tesis tamir-bakım-onarımları, öğrenci yurdu, kitap kampanyaları, burslu öğrenciler yararına gerçekleştirilen etkinlikler, çalışanlarımızın çocuklarından oluşan takımlarla turnuvalara katılım, eğitim başlığı altında sıralanabilecek faaliyetlerdir.
Grubumuz her yıl düzenli olarak ağaçlandırma ve yeşil alan oluşturulması konusunda kararlı bir tutum ile çevreci yönünü gün geçtikçe daha da baskın hale getirmiştir. Bu alanda tam bir sosyal sorumluluk ve çevre bilinciyle gönüllülük esasıyla hareket ediyoruz. Bunun yanısıra karbon emisyonunun azaltılması, çiçek tohumu kampanyası ve fidan dikimi gibi faaliyetleri de sürdürmeye devam ediyoruz.
Çevresel etkilerimizi izliyor, yetkili makamlardan alınan izin ve lisanslar kapsamında çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Limak Holding bugüne kadar birçok eğitim, konser, sinema, tiyatro, sanat ve festivallere sponsorluk ve benzeri birçok
etkinliğe destek vermiş veya ev sahipliği yapmıştır. Öte yandan Grubumuz çalışanlarının katılımıyla gerçekleştirilen
futbol- bowling turnuvaları, fotoğraf yarışmaları, sosyal işletme fikir yarışması vb. projelerle grup içi iletişimi ve rekabeti
artıran dinamik bir yapıya kavuşmuştur.
Lösemili çocukların, sağlık ve eğitim başta olmak üzere ihtiyaçlarının sağlanmasına yardımcı olmak için organize edilen sponsorluk faaliyetleri ile Siirt-Kurtalan’da kullandırılan mikro krediler bir çok yoksul kadına iş imkanı sağlanmıştır.